MUHTEŞEM YÜZYIL


Başlamadan fırtınalar koparan dizi Muhteşem Yüzyıl'a dün göz attım biraz.. Fazla sürükleyici gelmedi.. Dekorun dekor olduğu çok belliydi, her mekan bir müze havasındaydı, yaşanmışlık izleri asla yoktu..  Işık tam bir felaketti! Her yer stadyum gibi ışıl ışıl parlıyordu ki olabilecek en kötü şeydir.. En çok merak ettiğim tabiki müzikti.. Üç kişinin adı vardı ama içlerinde Fahir Atakoğlu da olunca merakım tavan yaptı ama maalesef müzik de sıfır aldı! Dizinin akılda kalan bir teması yok, hatta ana teması bile yok.. Oysa böyle bir konu içinde müthiş temalar yapılabilirdi.. Kostüler göze güzel geliyor ama bir Mahmutpaşa pazarı izlenimi de bıraktı.. Tabiki bir havası var ama genel olarak yaratılan atmosferi başarılı bulmadım.. Teknikle yaratılamayan atmosferi güçlendirmek için tamamen İstanbul türkçesi kullanmak yerine araya biraz sos mahiyetinde Osmanlıca kelimeler serpiştirmek de kimsenin aklına gelmemiş.. Dizinin yönetmenleri -biraz piyasa tarzı iş yapan- Taylan Biraderler.. Gene şaşırtamadılar beni! Hep kötü konuştun be nekbey derseniz; tekniğe ve ince işçiliğe önem veren biri olarak iyi birşey göremedim.. Normal bir dizi olsa belki bazı teknik aksaklıklar tolere edilebilir ama dönem dizisinde hiç olmaz.. Yurt dışında da bu tarz işlerin nasıl çekildiğini gördükten sonra dediğim gibi iyi demek çok zor..

A AH! OSMANLI DA HAREM VARMIŞ! 

Gelelim zurnanın zırt dediği yere... Vay efendim Osmanlı sadece haremden ibaret değilmiş, savaşlar da varmış, Kanuni devleti şöyle böyle yönetmiş, o niye yokmuş, atalarımız böyle miymiş, geçmişimize sövüyorlarmış (oha), Osmanlı da harem mi varmış!  Bu adamlar çok önemli işler başarmanın yanı sıra günlerini gün etmişler.. Savaşını kazanmış gelmiş hareminde eğlenmiş.. Size ne yahu.. Neden rahatsız oluyorsunuz? Uzmanı değilim, Murat Bardakçı da babam değil ama biraz gayretle tarihin sadece savaşlar ve antlaşmalardan ibaret olmadığını göreceksiniz.. Ayrıca yapım bir dizi olduğundan bazı ana kriterler üstünde tamemen kurgusal bir evrende geçmesi çok doğal.. Hem misal sekiz bölüm sonra o niye yokmuşların olmayacağı ne malum?

Teknik yapısıyla değil ama senaryosu gereği daha çok konuşulacak, uğrunda siyaset meydanları yapılacak, haber bültenlerine konu olacak, sokaktaki vatandaşa Kanuni haremde eğlenmiş midir gibi sorulara sorulacak, kimileri karşı çıkacak, RTÜK'lere Osmanlı'da harm varmış abi diye şikayet edecek, cek de cek.. Tüm bunlar olurken de ratingleri götürecek.. Götürsün bir lafım yok.. Ben süresi en fazla bir saat olan ve tekniği ile başa oynayacak bir dizi görmek istiyorum..

0 yorum:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...